Avrupa Süper Ligi Hakkındaki Eleştiriler
Geçtiğimiz günlerde Avrupa futbolunun gündemine bomba gibi düşen Avrupa Süper Ligi, bilindiği üzere Avrupa’nın önde gelen 12 kulübü tarafından açıklanmıştı. İlk etapta Avrupa Süper Ligi’ne öncülük eden kulüpler İspanya’dan Real Madrid, Barcelona ve Atletico Madrid; İngiltere’den Manchester United, Chelsea, Manchester City, Liverpool, Arsenal, Tottenham; İtalya’dan ise Milan, Inter ve Juvestus oldu.
3 kurucu kulübün ve 5 kurucu olmayan kulübün katılımları ile toplamda 20 takımdan oluştuması beklenen Avrupa Süper Ligi hakkında futbol camiasında pek çok eleştiri mevcut durumda. Başta EUFA, FIFA, ülkelerin futbol federasyonları ve yerel liglerin yönetimleri bu duruma adeta ateş püskürdü. Birçok ceza ve yaptırım bile gündeme geldiği bu olaya belli başlı konular tartışma konusu oldu.
Avrupa Süper Ligi’nin Yararları
Birçok futbol sever maç izlerken oyun kalitesinin ve seyir zevkinin yüksek olmasını ister. Bu doğrulta yıllardan beri süren UEFA Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Lig’lerindeki maçlar izleyicilerin her zaman ilgi odağı olmuştur. Fakat Avrupa Süper Ligi’ni kuran takımların yöneticileri, futbolda artık seyir zevkinin düştüğünü, birçok kulübün özellikle son yıllarda yeni tip koronavirüs salgını sebebiyle mali sorunlar yaşadığını ve tüm bunların üstesinden gelebilmek için yeni bir oluşuma ihtiyaç duyulduğunu ifade ettiler.
Bu bağldam hayata geçirilmesi planlanan Avrupa Süper Ligi’nin futbolda var olan bu sorunlara çözüm olacağı söylendi. Peki bu durum gerçekten böyle mi? Yoksa her ne kadar Avrupa’nın önde gelen kulüplerinin kendi aralarından yapacağı maçları izlemenin seyir zevki ve kalitesi yüksek olsa da bu durum başka olumsuzlara sebep olacak mı?
Avrupa Süper Ligi’nin Zararları
Avrupa Süper Ligi’nin yaratacağı zararlar düşünüldüğünde akla ilk gelen UEFA ve FIFA’nın yapacağı yaptırımlar geliyor. Bilindiği üzere bu organizasyon hayata geçerse UEFA ve FIFA bu takımlara kendi liglerinden ihraç cezası uygulayacak. Yani İngiltere Premier Lig’de bu büyük 6 takım, İspanya’da bu büyük 3 takım ve İtalya’da bu güçlü 3 takım yer alamayacak. Böyle bir durumda ise o liglerin kalitesinde büyük bir düşüş yaşanacak. Buna bağlı olarak yayıncı kuruluşlar daha az pararlarla bu işi sürdürmeye çalışacak ve havuzda biriken parada azalma olacak. Bir diğer zararlı durum ise bu takımlara uygulanacak olan transfer yasakları olacak. Böyle bir durumda bu büyük takımlar istediği gibi transfer yapamayacaklar.
Ellerinde futbolcular ile bir yere kadar devam edebilecekler ve altyapıdan gelen futbolcularla ayakta kalmaya çalışacaklar. Ya da transfer yasağı gelmezse, diğer liglerde ve takımlarda oynayan kaliteli futbolcular, Avrupa Süper Ligi’ndeki kaliteli takımlara transfer olmak için çabalayacak bu da büyük kulüplerin elini güçlendirecek. Böylece transferlerde büyük takımlar ve küçük takımlar arasında çok fazla adaletsizlikler yaşanmış olacak.